Sofralarımızdan eksik etmediğimiz siyah çay ve yeşil çay tüketiminde bazı noktalara dikkat etmek gerekiyor.
Bir fincan (250 ml) yeşil çayın 50-100 miligram kateşin ve 30-40 gram kafein içerdiğini kaydeden İstanbul Atlas Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. M. Emel Alphan, demleme sırasında siyah çaya oranla yeşil çaydan deme daha fazla kateşin geçtiğini belirterek sağlıklı insanların ve diyabetlilerin en fazla 2 kupa yeşil çay tüketmelerinin önerildiğini söyledi. Alphan, yeşil çay da dahil olmak üzere bitki çaylarının günde toplam iki fincandan fazla içilmesinin diüretik (idrara fazla çıkma) etkiyi arttırdığı için böbreklere zararlı etkileri olabileceğinin de akılda tutulması gerektiğini söyledi.
Çayın yapısında bulunan tanenlerin diyetle alınan demirle bağlanarak demir emilimini azalttığını belirten Prof. Dr. Emel Alphan, “Çay, genellikle kahvaltıda tüketilen bir içecektir. Yumurta demir içeren bir besindir. Sabah kahvaltısında yumurta yenmiyorsa çaydan sakınılmasına gerek yoktur. Yani peynir, zeytin vb. içeren bir kahvaltıda çok rahatlıkla çay içilebilir. Yumurtalı bir sabah kahvaltısından 45 dakika sonra çay veya kahve içilebilir” tavsiyesinde bulundu.
İstanbul Atlas Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. M. Emel Alphan, çay tüketiminde dikkat edilmesi gereken noktalara ilişkin değerlendirmede bulundu.
Çay kateşinlerden zengin bir kaynak
Çayın sahip olduğu bileşenleri ile sağlık üzerindeki olumlu etkilerine işaret eden Prof. Dr. M. Emel Alphan, yapılan deneysel çalışmaların çayın özellikle hiperglisemiyi engelleyebilme özelliğine sahip olduğunu ortaya koyduğunu söyledi.
Çay insülin etkisini artırmada etkili olabiliyor
Çay bileşenlerinin insülin etkisini artırmada etkili olduğunu kaydeden Prof. Dr. M. Emel Alphan, “Çay, özellikle yeşil çay sağlık üzerine birçok olumlu etkisi bulunan kateşinlerden özellikle de epigallokateşin galattan zengin bir kaynaktır. Deneysel çalışmalarda epigallokateşin gallat ve diğer kateşinlerin hiperglisemiyi insülin aktivitesini değiştirerek ve beta hücre zararını önleyerek engelleyebileceği gösterilmiştir. Çay insülin duyarlılığını ve insülin salgılatıcı etkiyi de artırabilir. Siyah, yeşil ve oolong çayların, adipositlerdeki insülinle uyarılmış glikoz alımını arttırarak insülin duyarlılığını arttırdığı gösterilmiştir. Epigallokateşingallat, epikateşingallat, tanenler ve teaflavinler gibi çay bileşenleri insülin etkisini arttırmada rol oynayabilir” diye konuştu.
Yeşil çay tüketimi diyabetlilere fayda sağlıyor
Çayın diyabetliler de dahil olmak üzere pek çok kişi için vazgeçilemez bir içecek olduğunu belirten Prof. Dr. M. Emel Alphan, “Bazı çaylar belirli metabolik rahatsızlıkları olanlar için de faydalı olabilir. Örneğin yeşil çay, Tip 2 diyabetlilerde tüm nedenlere bağlı ölümlerin azaltılması da dahil olmak üzere pek çok fayda sağlayan kafeinli bir çaydır. 4 binden fazla diyabetli katılımcının sağlığını takip eden beş yıllık bir çalışma, günde dört veya daha fazla fincan yeşil çay içenlerin yüzde 63 oranında daha düşük ölüm oranına sahip olduğunu buldu” dedi.
Yeşil çay daha fazla kateşin içeriyor
Bir fincan (250 ml) yeşil çayın 50-100 miligram kateşin ve 30-40 gram kafein içerdiğini kaydeden Prof. Dr. M. Emel Alphan, “Hazırlanma şekli, demleme koşulları, bitkinin miktarı ve tazeliği biyoaktif bileşenleri etkileyebilir. Demleme sırasında siyah çaya oranla yeşil çaydan deme daha fazla kateşin geçer. Yapılan bir çalışmada antioksidan olan kateşinlerin yeşil çayın deminde, siyah çaya göre 3 kat daha fazla olduğu saptanmıştır. Sağlıklı insanların ve diyabetlilerin en fazla iki kupa yeşil çay tüketmeleri önerilir” diye konuştu.
İki fincandan fazlasına dikkat!
Prof. Dr. M. Emel Alphan, “Yeşil çay da dahil olmak üzere bitki çaylarının günde toplam 2 fincandan fazla içilmesi diüretik (idrara fazla çıkma) etkiyi arttırdığı için böbreklere zararlı etkileri olabileceği de akılda tutulmalıdır” uyarısında bulundu.
Yumurtasız kahvaltıda çay rahatça tüketilebilir
Çay tüketiminin şekline de değinen Prof. Dr. M. Emel Alphan, şunları söyledi:
Çayın yapısında bulunan tanenler, diyetle alınan demirle bağlanarak demir emilimini azaltırlar. Ama bu konu çok abartılmıştır. Çay, genellikle kahvaltıda tüketilen bir içecektir. Yumurta demir içeren bir besindir. Sabah kahvaltısında yumurta yenmiyorsa çaydan sakınılmasına gerek yoktur. Yani peynir, zeytin vb. içeren bir kahvaltıda çok rahatlıkla çay içilebilir. Yumurtalı bir sabah kahvaltısından 45 dakika sonra çay veya kahve içilebilir.
Demir emilimini arttırmak için kahvaltıda veya öğle /akşam yemeklerinde C vitamini içeren domates, yeşil biber, limon, portakal vb. besinlerin bulunmasında yarar vardır.
Yemekten hemen sonra çay tüketilebilir mi?
Yemeklerden hemen sonra tüketilen çay alışkanlığına da işaret eden Prof. Dr. M. Emel Alphan, “Lokantalarda yemekten sonra genellikle çay servisi yapılır. Eğer insanlarda demir yetersizliği anemisi yoksa, endişe etmeye gerek yok, çay içilebilir. Demir yetersizliği anemisi olsa bile yemeklerden 45 dakika sonra çay içilebilir. Açık ve limonlu çay önerilebilir” dedi.
Papatya çayı sadece sakinleştirmiyor
Prof. Dr. Emel Alphan, genellikle uykuyu teşvik etmek ve stresi azaltmak için kullanılan kafeinsiz popüler bir çay olan papatya çayı ile yapılan bir çalışmada, Tip 2 diyabetlilerde insülin direncini ve inflamatuar belirteçlere olan etkileri incelendiğini söyledi. Prof. Dr. M. Emel Alphan, “Sekiz hafta boyunca yapılan araştırmada, günde üç kez (her yemekten sonra) papatya çayı tüketiminin bu iki parametre üzerinde de faydalı etkileri olduğu bulundu” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.